Sayıştay’dan “Yol Üstü Otopark Ücretleri” Tespiti

Sayıştay Raporlarında yer alan bulgulardan biri de, yol üstü otopark ücretleri ile ilgili.

Sayıştay 2019 yılı Hesap İncelemesi Bulgusunda “İdareye Ait Otoparkların Ücret Tarifelerinin Mevzuatta Belirtilen Sınır Dikkate Alınmadan Belirlenmesi” değerlendirme konusu yapıldı.

Değerlendirme şu şekildedir:

“İdarece pay çoğunluğu kendisinde bulunan İSPARK AŞ’ye devredilen otoparkların işletilmesinde, otoparklar için mevzuatta belirtilen sınırlara uyulmaksızın ücret tarifeleri belirlenmiştir. 

5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun “Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin görev ve sorumlulukları” başlıklı 7’nci maddesinin (l) bendinde: 

“Yolcu ve yük terminalleri, kapalı ve açık otoparklar yapmak, yaptırmak, işletmek, işlettirmek veya ruhsat vermek” denilmektedir. 

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Park ücretinin alınması, araçların çektirilmesi ve kaldırılması ile muhafazası” başlıklı 79’uncu maddesinin birinci fıkrasında:

“Karayolu üzeri park yerindeki araçlar için park ücreti, yetki ve sorumluluk alanına göre park yerini tespite yetkili idarece veya bu idare tarafından işletme izni verilen gerçek veya tüzel kişilerce alınabilir. Bunlar dışında hiçbir gerçek veya tüzel kişi herhangi bir şekilde park ücreti alamaz. Erişme kontrollü karayolları (otoyol-ekspresyol) hariç olmak üzere büyükşehirlerde yetkili idareler, büyükşehir belediyeleridir.” hükmü yer almaktadır. 

5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun “Şirket Kurulması” başlıklı 26’ncı maddesinde;

“… Büyükşehir belediyesi, mülkiyeti veya tasarrufundaki hafriyat sahalarını, toplu ulaşım hizmetlerini, sosyal tesisler, büfe, otopark ve çay bahçelerini işletebilir; ya da bu yerlerin belediye veya bağlı kuruluşlarının % 50’sinden fazlasına ortak olduğu şirketler ile bu şirketlerin % 50’sinden fazlasına ortak olduğu şirketlere, 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine tabi olmaksızın belediye meclisince belirlenecek süre ve bedelle işletilmesini devredebilir.” 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nda işgal harcının düzenlendiği ikinci bölümün “Konu” başlıklı 52’nci maddesinde: 

“Belediye sınırları içinde bulunan aşağıdaki yerlerden herhangi birinin satış yapmak veya sair maksatlarla ve yetkili mercilerden usulüne uygun izin alınarak geçici olarak işgal edilmesi, İşgal Harcına tabidir: 

3. Motorlu kara taşıtlarının park etmeleri için il trafik komisyonlarının olumlu görüşü alınarak belediyelerce şehir merkezlerinde tesis edilen ve işletilen mahallerin çalışma saatleri içinde, taşıtlar tarafından işgali (Bisiklet ve motosikletler hariç)” hükümleri yer almaktadır. 

Mezkûr Kanun’un 53,54 ve 55’inci maddelerinde sırasıyla işgal harcının mükellefinin kimler olacağı, işgal harcından istisna olanlar ile matrah tespiti düzenlenmiştir. Kanun’un “Harcın tarifesi” başlıklı 56’ncı maddesinde yer alan ve uygulanacak tarifeleri gösterir listenin üçüncü satırında ise 52’nci maddenin (3) numaralı bendinde yazılı işgaller için her taşıttan saat başı 0,25 TL ile 1,25 TL arasında belirlenecek tutarın alınacağı, parkmetre çalıştırılan yerlerde ise saat başı tutarın 0,5 TL ile 2,5 TL arasında belirlenebileceği düzenlenmiştir. 

Kanun’un “Harcın ödenmesi” başlıklı 57’nci maddesinde de işgal harcının belediyenin yetkili kılacağı kişiler tarafından makbuz karşılığında tahsil edileceği ifade edilmektedir. 

Yukarıda verilen mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere büyükşehir belediyeleri; yol üstü otopark yapılacak yerlerin belirlenmesi, buralara yol üstü otopark kurularak söz konusu yerlerin işletilmesi ya da işlettirilmesi ile yol üstü otoparkları kullananlardan ücret alınması hususlarında yetkili kılınmıştır. Ancak büyükşehir belediyelerince söz konusu yol üstü otoparkların işletilmesi/işlettirilmesi sırasında 2464 sayılı Kanun’da belirtilen ücret sınırlamalarına da tabi olunduğu unutulmamalıdır. Kanun’un harcın tarifesini belirleyen maddesinde yer alan ücret sınırlamaları, büyükşehir belediyesi tarafından yol üstü otoparkların işletilmesi hakkı üçüncü kişilere devredilse bile ortadan kalkmamaktadır. 

İdare tarafından İSPARK AŞ’ye işlettirilen yol üstü otopark tarifelerinin incelenmesi neticesinde; mevzuatın belirlediği sınırlara uyulmadığı görülmüştür. Öncelikle 2464 sayılı Kanun’un 56’ncı maddesinde belirtilen sınırlara göre yol üstü otoparklarında işgal harcı ancak mesai saatleri içinde tahsil edilebilecektir. Ancak idare adına İSPARK AŞ’nin işlettiği yol üstü otoparklarda gün boyu tahsilatın devam ettiği görülmektedir. Ayrıca parkmetre çalıştırılan yerlerde işgal harcı tutarı saat başı en çok 2,5 TL, diğer yerlerde ise saat başı en çok 1,25 TL olması gerekirken, İSPARK AŞ tarafından uygulanan 0-1 saat arası yol üstü park tarifesinin 12,00 TL’ye kadar çıktığı görülmüştür. 

Söz konusu yetkinin idare tarafından İSPARK AŞ’ye devredilmesi mevcut mevzuatı geçersiz kılmamakta, idare adına yol üstü otoparkları işleten İSPARK AŞ yetkisini mevzuat sınırları içerisinde kullanmak durumunda bulunmaktadır. Mezkûr otoparklar için belirlenecek tarife mevzuatın belirlediği sınırlar içerisinde olmalıdır. 

Yukarıda yer alan denetim tespiti sonrasında; İdare tarafından İstanbul genelindeki otopark alanlarının işletmecilik yetkisinin, 5216 sayılı Kanun’un 26’ncı maddesine istinaden Belediye Meclisi kararı ile İSPARK AŞ’ye verilmiş olduğu, adı geçen şirketin yaptığı kamu hizmetinin işgal niteliğinde değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, bu sebeple işgal harcı tarifesi uyarınca işlem yapılmamakta olduğu ifade edilmiştir. 

Ancak; bulguda da ifade edildiği üzere, işletmecilik yetkisinin şirkete devredilmesi, ücretlendirme konusunda mevzuat dışına çıkılmasına neden olmamalıdır. Çünkü söz konusu devir 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu gereği gerçekleşmekte olup otopark ücretleri de 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu çerçevesinde tahsil edilmektedir. 

Netice olarak; otopark ücretleri bahsi geçen mevzuat çerçevesinde belirlenmelidir. Diğer yandan, idareler tarafından yol üstü otoparkların üçüncü kişilere devredilmesi durumunda ticari kaygılarla söz konusu otoparkları işletecek olan kişilerin mevzuattan kaynaklanan mesai saatleri dışında ücret alamama, piyasanın güncel rayiçlerinin çok altında ücret belirleme gibi zorluklarla muhatap olmamaları için mevcut mevzuatın kanun koyucu tarafından güncel şartlara göre uyarlanması ve ticari kuruluşlara yeterli esnekliğin sağlanması bu yöntem ile mevzuata aykırılıkların ortadan kaldırılması gerekmektedir.”