Belediyelerde Sözleşmeli Personel Ücretleri En Az Ne Kadar Olabilir?
Belediyelerde 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 49 uncu maddesine göre istihdam edilecek veya edilen sözleşmeli personel ücretlerinin alt ve üst limitleri her zaman tartılma konusu olmuştur.Konu ile ilgili tüm tereddütleri ortadan kaldıran bir değerlendirme, Mevzuat Takip Sistemi’nde yayınlandı.
MİARGEM Başkanı Halil MEMİŞ’in Mevzuat Takip Sistemi’nde yer alan değerlendirmesinin sonuç bölümünde şu değerlendirmelere yer verildi:
“Bilindiği üzere, belediyelerde sözleşmeli personel istihdamı 5393 sayılı Belediye Kanunu ile farklı bir boyut kazanmıştır.
Kanunun 49 uncu maddesinde, sözleşmeli personel ile ilgili hususlar düzenlenmiş, burada hüküm bulunmayan hallerde ise “Bu personel hakkında …. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrasına göre istihdam edilenler hakkındaki hükümler” uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu nedenle, yukarıda verdiğimiz referans hükümlerde dikkate alındığında belediyelerde istihdam edilen sözleşmeli personele belediye meclislerince belirlenecek ücretlerin asgari ücreti düşmemek kaydıyla belirlenmesi, diğer bir ifade ile en düşük asgari ücret, en yüksek ise sözleşmeli personelin karşılık gösterilen kadro unvanı için birinci derecenin birinci kademesi esas alınmak suretiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre tespit edilecek her türlü ödemeler toplamının net tutarının yüzde 25 fazlası olduğuna şüphe yoktur.
Birinci dereceden kadro ihdas edilemeyen kadro unvanları için (örn. Teknisyen) ise o kadro unvanından ihdası yapılmış en yüksek kadro derecesinin birinci kademesi esas alınır.
Bu noktada temel bazı itirazlarla karşılaştığımız oluyor. Bu şekilde belirlendiğinde 2 yıllık okul mezunları ile 4 yıllık okul mezunlarının, hatta lise mezunu (teknik ve mesleki) olup sözleşmeli istihdam edileceklerin aynı ücreti alması durumunun ortaya çıkacağı ileri sürülmektedir. Bu durum teknik olarak doğrudur. Ancak, burada bizim önerimiz belediyelerin sözleşmeli ücretlerini belirlerken, görev, unvan ve iş tanımı çerçevesinde aynı statüde olanlar ve aynı işi yapanlar arasında “eşit işe eşit ücret” ilkesini göz ardı etmemeleri, görev ve sorumluluk farklılıklarını göz önüne alarak ücret farklılaştırmasına gitmeleri olacaktır.”