Kastım Sana Değil, Sisteme! “Bir Belediye İnsan Kaynakları Sistemi Değerlendirmesi”

Bu yazıyı, sosyal medya üzerinden yaptığım “Belediye insan kaynakları sistemi(!) için tehlike kapıda” mealinde bir paylaşım üzerine yapılan bazı yorumlar ve aldığım bazı mesajlar üzerine kaleme alma ihtiyacı duyduğum için yazıyorum.

Neyi kastettiğimizin anlaşılmasını sağlamanın, bizim topluma ve bizi takip eden kitlelere karşı sorumluluğumuz olduğu etiğinden yola çıkarak, kastımızın ne olduğunu çok kısa bir şekilde izah edeceğiz.

Ancak öncesinde, olaylara ne kadar yüzeysel ve “ben” merkezli baktığımızın göstergesi olan tepkilerden, sosyal medya yorumu ve mesajlarından bahsetmek istiyorum:

– Bu paylaşımın ne anlama geldiği,

– Kadroya alınacaklar için mi yazıldığı,

– Yazdığım yazının açık olmadığı, imalı olduğu, korktuğumuz için kapalı mesaj verdiğimiz,

– Kadro verilmezse insan kaynaklarının çökeceği, büyük haksızlıkların olacağı,

Gibi gibi. 

Hatta burada yaptığımız paylaşımdaki “insan kaynakları” ifadesini, belediyelerin insan kaynakları birimi olarak algılayıp mesaj atanlar bile oldu.

Öncelikle belirtelim ki; “Belediye İnsan Kaynakları Sistemi” sadece memur, işçi ve sözleşmeli personeli işe almak veya onlara kadro vermek, yani istihdama aracılık eden bir sistem değildir, hele hele Belediye İnsan Kaynakları Sistemi, belediyelerin insan kaynakları birimleri hiç değildir. Hatta Belediye İnsan Kaynakları Sistemi, belediyelerde istihdam edilen personellerin şahıslarıyla, kadrolarıyla, işe alınmalarıyla, alınmamalarıyla şahsi olarak ilgilenen bir kurgu da değildir.

Hani denir ya kişiler değil, sistem önemli. İşte bu öyle bir şey!

Kastettiğimiz “İnsan Kaynakları Sistemi”;

1. İstihdam edilecek insan kaynağının kadro ve pozisyonlarının, belediyelerin coğrafik, demografik, sosyolojik, tarihi, kültürel, turistik özelliklerine göre ortaya çıkacak stratejik önceliklerine göre iş analizi yapılarak oluşturulması,

2. Oluşturulan bu kadrolar ve pozisyonlar çerçevesinde kurum ihtiyaçları dikkate alınarak insan kaynağı planlaması yapılması,

3. İnsan kaynağı planlamasından sonra, insan kaynağının seçiminin objektif kriterlere göre yapılması, insana göre iş üretilmesi uygulaması yerine işe göre insan alınması,

4. İşe alımı yapılan insan kaynağının eğitilmesi ve geliştirilmesi,

5. Çalışanların kariyer planlamasının yapılarak sağlıklı bir kariyer yönetiminin, hiyerarşik olarak yükselme sisteminin kurulması,

6. Performans ve iş değerlendirmesi yapılarak, buna göre ücret ve ödüllendirme sisteminin kurulması,

7. Çalışanların hukuki güvenliklerinin, motivasyonunun, iş sağlığı ve güvenliği işlemlerinin sağlıklı bir zeminde yürütülmesi,

Gibi, her biri hakkında sayfalarca açıklama yapılabilecek bir çok unsurun içerisinde olduğu komplike bir yapıdır. 

Burada sıraladığımız hususların sağlıklı olarak gerçekleştirilebilmesi için, kişisellikten uzak, hamasetten ari, vatandaş memnuniyetini önceliğine alan, işe alımlarda fırsat eşitliğini etik ve ahlaki bir unsur olarak gören, hizmet içerisinde yetişmeye, liyakate, yetkinliğe önem veren, işe almalarda siyasi tercihlerden, eş dost akrabacılıktan uzak bir tutum sergilenmesi gereklidir.

Tüm bunların gerçekleşebilmesi için de bunları sağlayacak, esnetilmeden uygulanabilecek çağdaş insan kaynakları anlayışını hakim kılacak şekilde mahalli idarelerdeki personel rejiminin, insan kaynakları yönetimine ilişkin hukuki metinlerin, realiteye uygun olarak ve belediyelerin kendilerine özgü hususiyetleri de dikkate alınarak gözden geçirilmesi suretiyle bir belediye insan kaynakları yönetimi hukukunun oluşturulması kaçınılmazdır.

Yani; kastımız kişilere değil. Kişiler hiç şüphesiz önemlidir, ama sistemsiz bir yapının içerisinde kişilerin yetenekleri, zekaları ve ürettikleri ön plana çıkmaz. Körelir, yok olur, kurumlarına, hizmet etmekle yükümlü oldukları vatandaşa hizmet üretemezler. Onun için bizi kişilerin işe girmesi, iş sahibi olması tabiiki ilgilendiriyor, ama hangi kurgu içerisinde, vatandaşa etkin hizmeti üretebilecekleri daha çok ilgilendiriyor. İlgilendirmeli.

Objektif kurallar ve çağdaş değerler ekseninde sağlıklı bir insan kaynakları sistemi kuramaz isek; bugün adamını bularak iş bulanların çocukları, yarın adamını bulamazlarsa iş bulamayacaklar, belki de adam bulsalar bile, o da işe yaramayacak!