MİARGEM’den “65 Yaş Üstü Vatandaşların Şehir İçi Toplu Taşıma Hizmetlerinden Yararlanması” Değerlendirmesi
MİARGEM tarafından Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişilerin şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanabilmesi ile ilgili uygulamalar üzerinde bir değerlendirme raporu hazırlandı.
Raporda uygulama kamuoyuna yansıyan olumsuz uygulamalarda dikkate alınarak, konunun hukuki boyutu, değerlendirme ve çözüm önerileri ortaya konuldu.
Raporun öneriler bölümünde aşağıdaki hususlara yer verildi.
“Mevzuatımızda; Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişilerin belediyelerce yürütülen toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanabilmesi, istisnasız düzenlenmiş kesin kuraldır.
Toplu ulaşım hizmetinin belediyelerce yürütülmesinin yanında belediyeler tarafından kurulan şirket, birlik, müessese ve işletmeler ile belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere devredilerek yürütülmesi arasında, ücret uygulaması açısından hiçbir fark ve/veya istisna bulunmamaktadır.
Her durumda; Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişilerin belediyelerce yürütülen toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanabilmesi mevzuatla güvence altına alınmıştır.
Bu çerçevede yaptığımız tespitler ışığında ve uygulama birliği sağlanması, ücretsiz seyahat hakkının kullanılması ve uygulamayı rahatlatmak açısından bazı çözümlerin bulunması kaçınılmazdır:
1. Bu çözümlerin istatistiki veri toplanmasını engellememesi şarttır.
Bunun için, 65 yaş ve üstü vatandaşlarımızın belediyelerce yürütülen toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz yararlanması esası çerçevesinde, toplu taşıma hizmeti yürüten belediye ve bu hizmeti devrettiği kişi ve kuruluşların, ulaşımı sağlıklı planlayabilmesi, yatırım/ihtiyaç ilişkisini sağlıklı kurabilmesi, doğru ve yol gösterici analizler yapılabilmesi için, ücretsiz toplu taşıma hizmetinden yararlananların sayısının bilinmesine yani tespitine ihtiyaç vardır.
Bu nedenle, belediyelerimizin 65 yaş ve üstü vatandaşlarımızın toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz yararlanmalarını temin için, nüfus kağıdı yerine elektronik kartın kullanılması konusunda düzenleme yapılması sağlanmalıdır. Bu kartların da, vatandaşlara belediye veya diğer hizmet sunucuları tarafından ücretsiz verilmesi ve bedelinin Bakanlıkça karşılanması mevzuatta düzenlenmelidir.
Bu şekilde bir düzenlemenin tek handikabı ise, elektronik kartların tüm belediye sınırları içerisinde hizmet sunan toplu taşıma araçlarında kullanılmasını sağlayacak elektronik altyapının oluşturulup oluşturulamayacağı konusudur. Zira, farklı yerleşim merkezlerinden geçici olarak gelen bu kapsamdaki vatandaşlarımızın, misafir olarak bulundukları yerdeki toplu ulaşım araçlarının elektronik altyapısına uygun elektronik kartı olmayacağından bunların toplu taşıma hizmetlerinden yararlanmasında sıkıntı olabilecektir.
Bu handikabı da dikkate aldığımızda en iyi çözüm, bu kapsamdaki vatandaşlara kartın tek elden verilmesi, verilen kartların da tüm elektronik cihazlarda kullanılabilir nitelikte olması yönünde düzenlemeler yapılması olacaktır. Kartlar nüfus müdürlüklerinden verilebileceği gibi, Bakanlıkça hazırlanıp, Belediyelere de gönderilebilir.
Burada üzerinde durulması gereken husus, yazılımsal bir husustur. Elektronik kartların her belediyenin veya diğer hizmet sunucularının kullandığı elektronik altyapı ile uyumlu olmasını sağlayacak çözümler üretilmelidir.
2. Gereksiz toplu taşıma imkanından yararlanılmasının önüne geçilmelidir.
Gözlemlerimizden ve belediyelerimizden sıkça aldığımız geri dönüşlerden, temel şikayetlerden birinin, ücretsiz toplu taşıma imkanlarından yararlananların hayati ihtiyaçları olmadan da bu imkandan yoğun bir şekilde yararlandıkları yönündedir. Diğer bir ifade ile, günlük ihtiyaçlarını karşılamak için değil de, gezi, dinlenme gibi amaçlarla bu imkanın kullanıldığı yönünde tespitlerin olduğu ifade edilmektedir. Tabii ki, 65 yaş ve üstü vatandaşlarımızın da bu manada şehri gezme, değişik mekanlarını görme hakkı vardır ve olmalıdır da. Bu sağlıklı bir yaşam ve ruh hali için de gereklidir. Ancak, suistimal düzeyindeki kullanımları önlemek amacıyla çözümler üretilmesi kaçınılmazdır.
3. Pik saatlerde, kullanımı azaltacak önlemler üretilmelidir.
Toplu taşımada, yolcu sayısının yüksek olduğu, pik saat diye ifade edilen saat dilimleri vardır. Bu saatler, genellikle sabah ve akşam iş başlama ve iş çıkış saatleridir. 65 yaş ve üstü Türk vatandaşlarının, ücretsiz toplu taşımadan yararlanmalarının, bu saatlerde sınırlandırılması veya çok düşük tarifelerle ücretlendirilmesi, toplu taşıma sorunlarının çözülmesine ve kent trafiğinin de rahatlamasına imkan sağlayacaktır. Bunun uygulanabilmesi için de, elektronik kart uygulaması kaçınılmazdır.
4. Uygulamanın, sağlıklı yürütülüp yürütülmediğinin etkin bir şekilde denetlenmesi şarttır.
Üzerinde durulması gereken en önemli hususlardan biri de, uygulamanın aksatılmadan yürütülüp yürütülmediğinin etkin bir şekilde denetlenmesinin sağlanmasıdır. Bunun için, tüm toplu taşıma araçlarının kameralı hale getirilmesi ve uymayanlara caydırıcı nitelikte cezalar verilmesinin temini gerekmektedir.
Tespitlerimizden anlaşılmaktadır ki; ihlal halinde uygulanan idari para cezası caydırıcı olmadığı gibi, etkin denetim ve kontrol sistemi de bulunmamaktadır.
İhlalin, elektronik kart uygulaması olmayan yerlerde, nüfus kağıdı ile bu hizmetin sunulduğu özel halk otobüslerinde daha çok olduğu da dikkate alındığında, bu açıdan da elektronik kart uygulamasına geçişin ne derece önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, idari para cezalarının yanında, süreli veya sürekli hizmetten men, yetkinin süreli veya süresiz iptali gibi yaptırımlar getirilmelidir.”
Raporun tamamı, Değerlendirme ve Sonuç kısımlarına ulaşmak için tıklayınız.